Dua, kulun ümit dalı ve Rabb'ine (cc) bağlılığının en güzel ifadesidir. Dua, mümin için eşi bulunmaz bir silah, ümit gecesinde hayırlı bir sabah, bela, şiddet ve felaket çemberinden kurtuluş ve ferahtır.

Dua , kulun şerefini artıran, iki alemde de yüzünü ak eden bir güzellik bulutu halinde rahmet katrelerini gönül toprağına döken en hayırlı şeydir.

 

 

Ebu Hüreyre’den (RA) rivayet olunduğuna göre Nebiyy-i Ekrem (SAV) Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Sizden herhangi biriniz uykuda iken şeytan ense kökünüze üç düğüm atar. Her bir düğümü bağladıkça: ‘Sen yat yat, daha gece uzundur.’ diyerek attığı düğümün üzerine eliyle vurur. Eğer bir kimse uykudan uyanır da Allah’ı (CC) zikreder, hatırlarsa bu düğümlerden biri çözülür, abdest alırsa biri daha çözülür, namaz kılarsa birisi daha çözülür ve zinde ve neş’eli olarak ve tertemiz bulunarak, sıklet ve tenbellik gibi şeylerden uzak olarak sabaha çıkmış olur. Böyle yapmayıp da güneş doğuncaya kadar gaflet üzere yatarsa vücudu habis ve tenbel olarak sabaha çıkmış olur.”[1]

Abdullah bin Mes’ud’dan (RA) gelen rivayette ise Nebiyy-i Ekrem (SAV) Efendimiz’in huzurunda geceden uykuya dalarak ta güneş doğuncaya kadar uyuyup sabah namazına kalkmayan kimse zikredilse: ‘O kimsenin kulağına şeytan işemiştir’ buyururlardı.”[2]

Nebiyy-i Ekrem (SAV) Efendimiz:

“Muhakkak sabah namazı ile güneş doğması arasında bulunan rızık taksimi zamanını uykuda geçirmek rızkın bir kısmına mani olur”, buyurmuşlardır.

www.GAVSULAZAM.de


[1] Buharı, Teheccüd, 12 Müslim, Müsafirin, 207; Ebu Davud, Tatavvu’, 18.

[2] Buhari, Teheccüd,13.

 

İNDEX

TASAVVUF

TEVBE-İ İSTİĞFAR

SELAT-U SELAM

KELİME-İ TEVHİD

 

© 2003-2004      www.GAVSULAZAM.de     Her Hakkı Mahfuzdur...