Rasûlüllah (SAV) Efendimiz bir Hadis-i Şerifinde şöyle buyurmuştur: “Ya Ali (KV)! Kıyamet günü, üç gözden başka her göz ağlayacaktır:  Allah (CC) yolunda  geceleri  yatmayan göz, Allah’ın (CC) haram kıldığı şeylere bakmayan göz ve Allah (CC) korkusundan ağlayan göz.”[1]

 

 

Şah-ı Velayet İmam-ı Ali (KV) Efendimizin bir münacaatı şöyledir: “Ey Kullarından üstün ve yüce olan, Ey bütün varlıkların hamd ve secde ettiği yegâne Mabûd... İstediğini sonsuz ihsanlara erdirir, istediğini yoldan çıkarır azdırırsın. Bu Senin cilve-i Rabbanindir.

 

Yalnız kendisine sığınabildiğim ulu Yaratanım, rahatlıkta da güç durumlarda da ancak Sanâ iltica eder, Sana yalvarırım.

 

Allahım (CC)!.. Gerçi günâhım büyüktür, amma senin affın ondan daha büyük değil midir? Beni Zebaniye çattıracak veya dergâhından uzaklaştıracak olursan artık kimden ne ümit edebilirim. Şefaat edenim kim olur.

 

Yâ Rab (CC)! Gerçek halimi görüyorsun. Fakr derecemi biliyorsun. Gizli yakarmalarımı işitiyorsun. Beni, Sana  yalvarmaktan vazgeçenlerin arasına katma. Rahmetine karşı arzum son raddesine gelmiştir.

 

Gönlümden zevk ve muhabbetini eksik etme. Azametli huzurunda alçak gönüllü bir biçâreyim. Beni azâbından azad etmez misin?

 

Dünya âleminden ilgimi kestiğim zaman beni sözümde durdur. Bana azâb etmek istersen et...

 

Bin yıl azâb edilsem ve yerim de Cehennemde olsa yine Senden ümit bağım kopmaz. Mal ve yakınların yararlı olamıyacağı gün gelince senin tanışıklığın ile sevinç duymak isterim.

 

Kılavuzum Sen olursan hiç bir zaman yoldan azmam. Sen bana yol göstermezsen sonuna kadar sapıklıktan kurtulamam.

 

Bağışlaman yalnız iyilik sahipleri için ise suçluların koruyucusu kim olacak. Ümmetinin sakınanlarından olamadım, kabahatliyim, işte bu sebepten bağış eteklerine herkesten daha çok bir hûşu ile sarılıyorum.

 

Tekrar ediyorum. Günâhım çok büyüktür, lâkin Senin affın ondan daha çok büyük olduğu için ve lütfunun yaygınlığını hatırladıkça yanan kalbim teselli buluyor.

 

Geçmiş günâhlarım aklıma geldikçe gözlerimden pişmanlık yaşları saçılıyor. Şanına yakışan benim gibi bir suç deposunu affa kavuşturmak değil midir?

 

Ali’yi (KV) senin faziletli kapından başka bir yere müracaat edemiyecek bir tabiatta yarattın. Her ne umarsa ancak senden umar. En büyük korkum şudur: Beni kapından koğup âleme rüsva edecek olursan ne yaparım!

 

Ey Alemlerin yaratıcısı Ulu Rabbim (CC)! Görüyorsun ki, gafiller gürûhu uyuyorlar. Muhabbetinde son ana kadar sebat edeceğine and içmiş olan bu has kulun ise, işte şu karanlık gecede, izzetli huzurundan uzak tutulmıyacak kadar temiz bir kalble duâdadır.

 

Herkes hırs ve tama’ ile senden bir mükâfat bekliyor. Herkes Cennetine girip ebediyyen kalmak arzusundadır.

 

Ey Bize Resulü gönderen, Rasul-i Haşimî (SAV) hakkı için, ve Seni daima takdis eden ümmetinin seçkinleri hürmetine beni Muhammedî olarak haşreyle. Rasülümden (SAV) şefaat istiyorum. Beni ondan da mahrum eyleme.”[2]

www.GAVSULAZAM.de


[1] Tuhaful Ukul S.23

[2] Hak Yolunun Önderleri S.44-46

© 2003-2005    www.GAVSULAZAM.de    Her Hakkı Mahfuzdur...